08 Mart 2015

Kadınlar Günü

Bugün Dünya Kadınlar Günü. 
Biri olmadan diğerinin olamayacağı bir biyolojik ve roller düzeni üzerine kurulmuş bir sistemde erkek cinsinin kadın cinsi üzerindeki bu baskın rolünü anlamak zor. Bunun, siyahlar ile beyazlar, ezenler ile ezilenler, bizler ile ötekiler arasındaki ilişkiden bir farkı yok. Öyleyse biraz erkeklerden bahsedelim, madem bugün Dünya Kadınlar Günü:

Maalesef hatırlamıyorum kimdi söyleyen, bir sinema panelinde not almıştım; "Erkekler üreme programının artık maddesidir," demişti bir amatör yönetmen. Tüm dertleri bu yüzdendedir midir acaba? "Erkekler bağlanırlar. Bağlandıkları nesneler değişir zamanla ama hep bağlanırlar. İlk nesneleri anneleridir. Yaşlandıkça daha da yalnızlaşırlar," da demişti. Federico Fellini'de demiş ki; "Tanrı kadındır."  Geçen akşam 'Game of Thrones' dizisinde bir yerlerde geçti, "Tanrı kadınların iki bacağı arasındadır." Bunu söyleyen de bir erkekti. 


Bütün sorun toplumun cinsiyetlere dayattığı rollerde. Erkeklere de üzülüyorum. Düşünsenize; günlerce bir kadına sevgililik/evlenme teklifi sıkıntısı içinde kıvranıp durmak ne zordur. Biz kadınlarsa arkamıza yaslanıp bekliyoruz. Her yaptıklarında performansları üzerinden değerlendiriliyorlar; İyi para kazanmak zorundalar, iyi bir işleri olmalı, işleri hiç bozulmamalı. Dinç olmalılar gibi bir sürü talep. "Erkek maşuk, kadın aşıktır," der, Dücane Cündioğlu. Katılıyorum. Erkek borçuludur, kadın alacaklıdır bir ilişkide. Erkeklerin üzerindeki bu yük, zor vesselam. 

Bunca çabanıza rağmen, bunca yaptıklarınızın sebeb-i gayesi olan kadınlara ettikleriniz nedir öyleyse, diye sormadan edemiyor insan. Herman Hesse'nin dediği gibi; "Başka nedenler bahane edilse de, hayatta yapılan şeylerden pek çoğu kadınlar için yapılır." 

Son bir kaç yılın verilerine göre; Türkiye'de günde en az dört kadın öldürülmektedir. İntihar ettirilenler hariç. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder