O çınar ağacının altına oturduğumda net olarak gördüm; "zaman boyutunu"...Bugün, on altı yıl önce oturduğum aynı çınar ağacının altında aynı yöne bakarak oturduğumda açıklıkla anladım ki zaman bir boyuttur...Geçilebilir, aşılabilir bir duvar...Vardır ve gerçektir zaman. Siz hissetmeden geçip giden saatler değildir...Sadece geçmiş ve gelecek değildir, dokunulabilir, değiştirilebilirdir...O zaman anladım bilim adamlarının neden bu kadar mümkün gördüğünü zaman içinde hareket etmeyi...Nasıl olacağını bilmiyor olmamız olmayacağı anlamına gelmiyor. Birikimim ve merakım buna yetseydi peşinden giderdim, o kadar hissettim mümkünlüğünü...Baktığım yer ve "ben" o kadar aynı idi ki ; sanki zamanı elinizin tersiyle itebilirdiniz bir sağa bir sola, bir geçmişe bir geleceğe...
İnsan oğlunun hiç değişmediğini her seferinde yeniden yeniden anlıyorum...Kaygıları , endişeleri , korkuları , sevinçleri , tutkuları , aşkla yaşadıkları , ölümle neler yapabildikleri değişmiyor...Katillerin olmadığı bir dünya olmayacak! Bir çocuk her zaman gülecek bir şeyler bulacak...Dünya tekrar ve tekrar edecek ve hiç değişmeyecek duygular, artık bundan eminim...O yüzden neyin ne anlamı varsa sadece yaşanılan zamanda bir anlamı var...
İnsan oğlunun hiç değişmediğini her seferinde yeniden yeniden anlıyorum...Kaygıları , endişeleri , korkuları , sevinçleri , tutkuları , aşkla yaşadıkları , ölümle neler yapabildikleri değişmiyor...Katillerin olmadığı bir dünya olmayacak! Bir çocuk her zaman gülecek bir şeyler bulacak...Dünya tekrar ve tekrar edecek ve hiç değişmeyecek duygular, artık bundan eminim...O yüzden neyin ne anlamı varsa sadece yaşanılan zamanda bir anlamı var...