12 Mart 2018

Zaman**

Hani bir laf var, "Ankara'nın en güzel yanı İstanbul'a dönüşüdür." Yahya Kemal söyledi diyorlar da, yakın yıllarda google'ın bir de bilgi doğrulama arama motoru üreteceğini düşünüyorum, hatta eminim. Kimin ne dediği o kadar birbirine karıştı ki... Neyse, bu başka mevzu, bugünü dağıtmayalım.
Bana sorarsanız, Ankara'nın en güzel yanı, size hiç bir şey vaadetmemesi... İstanbul işveli, cilveli ve boyalı, süslü ve püslü sizi her an çileden çıkaran bir kokuyla buram buram şehvet yüklü koca bir vaatkâr!.. Sürekli peşinden koşarak yakalayacağım sandığınız, anca yörüngesinde döndüğünüz bir kaos. Olabilme, yapabilme ve yakalayabilme ihtimali çoğu kez olmuş, bulmuş ve yakalamış olmaktan çok daha çekici gelir insanevladına. Oysa Ankara'da kime sorsanız şöyle der; Ankara'da bir şey yok ki! Kesinlikle doğru. Bu yüzden siz neyseniz Ankara o. Gizlisi saklısı, süsü, şamatası yoktur. Kendi eğlencenizi kendiniz yaratın ister evlerde, ister sokaklarda. Ankara size hiç karışmaz, yormaz, bunaltmaz, vermez, ama almaz da... Bence tam bu yüzden Ankara'da cemiyetler vardır. Belli konulardaki insanlar bir kaç yılda birbirini tanır, nerelere gidilir, kim nerede bulunur, bilinir olur. Güvenle kalbinizi bıraktığınız sevgili gibidir, şaşırtmaz, usandırmaz, yormaz ve ama, dolayısıyla süpriz de yapmaz... Deniz derler mesela en büyük bahane, senede bir kez denize ayağını sokmamış, yosununun kokusunu içine çekmemiş insanlar. Fakat ah o yapabilme ihtimali, insanı hep orada tutar... Ankara'da ihtimal yoktur, olan ne varsa gördüğünüzdür ve yaptıklarınız bildiklerinizdir.

İstanbul gibi, ne iş yapıyorsun denmez mesela, nerede çalışıyorsun denir. İstanbul'da "ne" olduğun belirleyicidir, Ankara'da "nerede" olduğun. İster Bakan ol, ister memur, yeri gelir biri diğerinden önemlidir.






 Ankara'yı özleyeceğim... Artık zamanı anladım   diyemesem de, kendi anlamımı buldum. Siz ne     yapıyorsanız odur zaman. Artık gitmek ve hareket   etmek zamanı...


09 Mart,  Sevgili Mehtap'cığımın yaş dönümü. Ruhu her daim şad olsun. Tüm sevdiklerince senin gibi anılmak çok az insana kısmet olur Mehtapcığım. Dünya daha iyiye gitmedi, bana sorarsan biraz daha kötüleşek ama ne kadar, ben de görmek istemiyorum. Kızın iyi, sıhhati yerinde. Bu ay ortopedi stajına başlamış. Çok yoğun olacakmış, o yüzden bir kaç hafta sonu eve gelemeyecekmiş, merak etme. Psikiyatris olacağını pek sanmıyorum, eskisi gibi ilgili değil. Daha pragmatist, alacağım puana göre bakacağım artık, dedi en son. Geriye kalanlar da yaşayıp gidiyor işte. Hani pek gülerdin sen R.Ilgaz'ın lafıydı, "at kıçında sinek gibi", öyle işte bizler de. Ben yaş günün için arayıp aramamakta tereddütlüyüm kızını, ne dersin, üzer miyim? Bilemedim. Ah Mehtapcım, güzel arkadaşım, çok umarım ki daha iyisindir. 

6 yorum:

  1. Doğum günün kutlu olsun Mehtap, huzur içinde yat.

    YanıtlaSil
  2. Sağolasın Handan. Selamla,

    YanıtlaSil
  3. Ruhu şad olsun sevgili arkadaşının..
    Ölmek ne garip şey anne diyordu sevgili Ahmet Kaya. .
    Umarım kızmazsin bu sözüme. Gerçekligi kabul etmek, kabullenmek gerek zor olsa da..hayatı yaşamak gerek. Ruhun neşelenmesine , mutlu olmasına izin vermek gerek.
    Kızının başarılı bir doktor olması ne güzel. Aferin ona...
    Selamlar. .. Sevgiler ...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel demiş Ahmet Kaya. Garip bir şey ölüm. Başımıza geleceğine duya duya bile bile göre göre inanmadığımız tek şey olsa gerek.

      Sil
  4. ay geçen sene yazdığın arkadaşın değil mii.

    YanıtlaSil