23 Eylül 2012

Çıkarımlar...

Bir hatırayı başka bir hatırayla örtmeye çalışıyorsak eğer, sormak gerekir; hangisi hangisinden daha değersizdir ?
Bir hatırayı kalbimizle mi yoksa aklımızla mı (beynimizle ) örteceğimize karar veremiyorsak eğer, sormak gerekir; hangisi hangisinden daha değerlidir?
Kalbimiz durduktan sonra neden hayatımızın hikayesi gözümüzün önünden geçer biliyor musunuz ? Beynimiz en önemli hatıralarımızı kutularından çıkararak bizi geri getirmeye çalışır.Yaşadığımız en can alıcı olayları göstererek, güzel ya da çirkin, kalbimizi harekete geçirmeye çalışır. Beyin, kalp durduktan sonra yaklaşık beş dakika daha canlı kalır, tüm enerjisini buna verir.
Beyin, travma ya da şok halinde, acımızın ya da şaşkınlığımızın kalbimize zarar vermemesi için vücudun tüm enerjisini geçici olarak kapatır; bayılırız. Öncelik hep kalptedir.

Bilimsel olarak her şeyin meydana geldiği maddenin bir "karşı-maddesi" vardır. Ve maddeden oluşan her şeyin bir zıddı vardır, Dünya'da ya da evrende. Felsefi olarak "yang ve yin" doğrudur. Yang ve yin birbirine dönüşebilirler. Çember gibi, karşıt kutupları vardır ama dönebilir. Çemberde ileri ya da geri gidebiliriz, iyiden kötüye, acıdan sevince dönebiliriz. "İkilik" ya da çember yasası hayatı anlama yolumuzdur.
'Kalb' arapça kökenli olup çeviren, döndüren, dönüştüren anlamındadır. Bu nedenle çemberin, beynimiz değil kalbimiz olduğuna karar verilmiştir bir zamanlar.
Bir hatırayı örtmek istiyor isek ancak kalbimizle örtebiliriz ya da onunla hatırlayabiliriz. Bu yüzden öncelik hep kalptedir. Ki, beynimiz yaşadıklarımızı tekrar hatırlattığında, bilimsel olarak, artık aynısı değildir. Gerçekte olanı değil, gerçekleştiğini düşündüklerimizden kalanları hatırlarız zira.
Öyle. 

1 yorum: